Yaygın Anksiyete Bozukluğunda Psikoterapi

Birçok yaşam durumu karşısında normalin üzerinde kaygı ve endişe duyulması, bundan dolayı bedensel belirtilerin ortaya çıkması ve yaşanan kaygı nedeniyle günlük işlevlerin bozulmaya başladığı klinik durum, yaygın anksiyete bozukluğu olarak isimlendirilir.

Yaygın anksiyete bozukluğu tedavisinde başta antidepresanlar olmak üzere kısa süreli benzodiazepinler kullanılmakla birlikte tedavinin diğer ayağında da psikoterapiler yer alır. En çok kullanılan psikoterapi yöntemi ise bilişsel davranışçı terapi (BDT)’dir.

Antalya psikiyatri ve psikoterapi merkezi olarak bu yazımızda yaygın anksiyete bozukluğunun bilişsel davranışçı tedavisinden söz edeceğiz.

Bilişsel davranışçı modelin temel görüşü, bireylerin gerek kendileri, gerekse yaşamla ilgili inançları nedeniyle, çoğu durumu tehdit olarak algılayarak, normal kaygının artık hastalık boyutuna geçtiğidir.

Bir diğer görüş ise, bireylerin endişelenmeyi devam ettirerek, gelecekteki tehlikelerin önüne geçtiklerine dair inançlarıdır. Ayrıca endişelenmekten endişe duyan hastalar da vardır.

Özetle, yaygın anksiyete bozukluğu olanlarda aşağıdaki 4 temel özellik saptanır.

  1. Bu kişiler belirsizliğe tahammül gösteremezler. ‘’Eğer şöyle olursa’’ düşüncesi patolojik süreci başlatır.
  2. Bu hastalarda endişe bir başa çıkma mekanizması olarak kullanılır. Kişi, endişe duyduğunda, endişe duyduğu olayın olma olasılığının düştüğü inancındadır. Örneğin, bir anne okuldan yarım saat geç gelen çocuğunun kaza geçirdiğini düşünür, büyük sıkıntı yaşar, ancak bu sayede böyle bir olasılık çok azalacaktır.
  3. Bu kişilerin sorun algıları, sorun yönelimleri, sorun değerlendirmeleri, yani sorun çözme becerileri zayıftır.
  4. Bu hastalar tehdit edici zihinsel imge ve düşüncelerden kaçınarak, bedensel yakınmalarını azaltmayı öğrenmişlerdir. Bu da zaman içinde negatif pekiştirme yaparak hastalığı besler.

Psikoterapinin formülasyon sürecinde bilişsel, duygusal, davranışsal ve fizyolojik tetikleyiciler saptanmaya çalışılır. Çünkü yaygın anksiyete bozukluğunda kaçınılan somut bir dış uyarıcı yoktur. Ayrıca olumsuz otomatik düşünceler, işlevsel olmayan kabuller ve kişiler arası şemalar ile kaçınma davranışlarının analizleri yapılır.

Uyarıcıların çoğu kez örtük olması nedeniyle psikoterapist olumsuz otomatik düşünceleri saptamakta zorlanabilir. Bunu aşmak için ‘’o sırada aklınızdan ne geçiyordu?’’, ‘’o sırada gözünüzde bir şey canlandı mı?’’ gibi sorular, imgeleme yaptırmak, seans sırasındaki duygu durum değişikliklerine odaklanmak, olayın ne anlama geldiğini anlamaya çalışmak gerekir.

Sürekli Kaygı Ölçeği, Beck Anksiyete Ölçeği gibi kendini değerlendirme ölçekleri psikiyatrist/psikoterapist için yol gösterici olacaktır.

Tedavinin ilk aşaması anksiyete hakkında bilgilendirme yapmak ve tedavi mantığını anlatmaktır. Bilişsel davranışçı tedavinin temel kavramları açıklanır ve düşünce hataları tanıtılır. Duygu, düşünce, davranış ve bedensel belirtiler arasındaki bağlantılar bunlar arasındadır. Hastayla birlikte tedavi amaçları oluşturulur ve ev ödevleri verilir.

Tedavinin ikinci aşaması hastanın tuttuğu kayıtlara ve gereksinimlerine göre planlanır. Olgunun olumsuz bilişsel özelliklerini saptamak ve yeniden yapılandırmak temeldir. Bu amaçla, olumsuz otomatik düşüncelere odaklanılır. İşlevsel olmayan sayıltılar, daha az farkındalık düzeyinde olan kişilerarası şemalar, zaman içinde ele alınır.

Gündemdeki sorunlarla ve gelecekte olma olasılığı düşük durumlarla ilgili endişeleri gidermeye yönelik sorun yönelimi eğitimi de yaygın anksiyete bozukluğunun tedavisinde ele alınması gereken bir durumdur.

Tedavinin son aşamasında ise kişilerarası şemalar ele alınır, bu konuda farkındalık sağlanmaya çalışılır ve yeniden yapılandırma yapılır.

Bir çok yaygın anksiyete bozukluğu olgusunda 8-10 hafta içinde tedaviye yanıt alınır. Bir çok vakada kısa süreli psikoterapi programlarının, ilaç kullanımından bağımsız olarak etkili olduğu görülmektedir.

Geniş kapsamlı araştırmaların çoğunda, yaygın anksiyete bozukluğu tedavisinde bilişsel davranışçı terapinin diğer psikolojik tedavilere ve ilaç tedavisine göre etkili olduğu görülmektedir.

Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi, Yaygın Anksiyete Bozukluğu Tedavisi.

Psikiyatri Uzmanı ve Psikoterapist Dr. Emine Filiz Uluhan.