İnsani bir duygu olan öfke, engellenme, incinme, doyurulmamış istek, istenmeyen sonuç ve beklentilerin karşılanmamasına verilen tepkilerdir.
Öfke baldan tatlıdır, öfke ile kalkan ziyanla oturur gibi birçok atasözü öfkenin her yönünü anlatmaktadır. Uygun biçimde ifade edilen öfke yapıcı ve kişiler arası iletişimi düzeltici olabildiği gibi yıkıcı davranışlar ve saldırganlığa dönerek kişiye ve karşısındakine zarar verici tepkilere sebep olabilir.
Öfke kontrolü, öfke yönetimi, öfke ile baş etme yolları günümüzde psikiyatri ve psikolojinin popüler uğraşı alanlarındandır.
Antalya psikiyatri ve Antalya psikoterapi merkezi olarak bu yazımızda, çocuklu ailelerin çoğu kez baş etmekte zorlandıkları ve merak ettikleri, çocuklarda öfke nöbetlerinden bahsedeceğiz. Öfke nöbetlerini önlemek için neler yapılabilir, çocuk öfke krizine neden girer, hangi durumlarda psikiyatrik-psikolojik yardım almak gerekir sorularına yanıt vermeye çalışacağız.
Çocuklarda öfke nöbetlerinin en sık görüldüğü dönem 1,5- 3 yaş arasıdır. Yürümeye başlayan bebek özerkliğinin ilk adımlarını atarken, kendisini dünyanın merkezinde görmekte, en küçük bir engellenmede büyük hayal kırıklığı yaşamaktadır. Güçlü bir sahiplenme duygusu içinde her şey onundur, eşyalarını paylaşmak istemez. Yarım yamalak konuşmakta, duygularını kelimelere tam olarak dökememekte, insanlar kendisini anlamamaktadır. Tüm bu sebepler duygularını kontrol etmekte zorlanan çocuğun kızgınlığının bir anda öfke nöbetine dönmesine sebep olur.
Çocuktaki öfke nöbetinin psikiyatrik- psikolojik açıklaması, çocuğun bağlanma ve bağımsızlaşma arasında yaşadığı bocalamanın getirdiği içsel çatışmanın dışa vurumudur.
0-18 aylık bebeğinizde de zaman zaman sinirlenme ve öfke görebilirsiniz. Bu dönemde bebeği en çok açlık, yüksek ses ve yorgunluk sinirlendirir, buna da ağlama ile tepki verirler.
Okul öncesi dönem dediğimiz 3-5 yaş arasında kızgınlıklar kolayca öfke nöbetine dönebilir, çocuk saldırgan tavırlar sergileyebilir. Kendilerini ifade etmekte çektikleri güçlük, farklı düşüncelerin olabileceğini anlamakta zorluk, paylaşmayı henüz öğrenmemiş olma bu dönemdeki öfke nöbetlerinin temel sebebidir.
Okul dönemi yani 6-8 yaş arasında adalet kavramı öne çıkmaya başlar. Haksızlığa uğradıklarına inanırlarsa, ayrımcılık yapılırsa, yanlış anlaşılırlarsa ve amacını aşan ceza alırlarsa sinirlenir, öfkelerini dışarıya vurabilirler. Kötü söz söyleme, fiziksel şiddet ve tehdit bu yaş döneminin öfke nöbetlerinde ortaya konan eylemlerdir.
İnsanlara vurma, itme, ısırma şiddet uygulama, eşyalara kırıp dökme, parçalama şeklinde zarar verme, hakaret ve küfür gibi kötü sözler söyleme ve saçını yolma, elbiselerini yırtma, yüzünü tırmalama gibi kendine zarar verme eylemleri öfkenin patolojik dışa vurumudur. Bu gibi durumlarda durum mutlaka ciddiye alınmalı, altta yatan psikolojik sıkıntıyı anlamak için psikiyatri- psikoloji desteği alınmalıdır.
Öfkenin patolojik dışa vurumunda öncelikle yapılması gereken, ailelerin pekiştirici davranışlarından kaçınması, çocuğun ikincil kazanç elde etmesine olanak vermemeleridir. İstediği gerçekleşmeyince çığlıklar atan, yerlerde tepinen, durmaksızın ağlayan çocuğunuza çatışmadan kaçmak ve uzlaşmak için vereceğiniz taviz bu davranışları ödüllendirmiş olacak, öfke nöbetlerini pekiştirecektir.
Öfke nöbetlerini önlemek, öfke nöbetlerinden kaçınmak için;
Öfke nöbetine giren çocuğunuza yapılması gerekenleri ise şöyle özetleyebiliriz.
Bazen ne yaparsanız yapın öfke nöbetlerinin önünü alamayabilirsiniz. Bu durumda gecikilmeden psikiyatri desteği alınmalıdır. Aile içinde anne baba çatışması yaşanıyorsa, ebeveynler arasında çocuğa yaklaşımda tutarsızlık varsa, çocuk ihmal ediliyorsa öfke kontrol sorunu yaşanması, öfke krizleri, öfke nöbetleri sürpriz değildir. Bu konuda aileye yapılacak danışmanlık, ebeveyn eğitimi, aile terapisi öfke nöbeti tedavisini sağlayacaktır.
Öfke kontrol sorunu yaşayan çocukta yıkıcı davranış bozukluğu, duygudurum bozuklukları, kaygı bozuklukları, mental retardasyon gibi psikiyatrik bozuklukların olabileceği hiçbir zaman unutulmamalı, mutlaka bir psikiyatristten destek alınmalıdır. Bu gibi durumlarda öfke nöbetlerini azaltacak ilaçlar kullanılabilir, psikoterapi gerekebilir.
Çocuğunuz 4 yaşını geçmesine rağmen şiddetli öfke nöbetlerine giriyor, bu esnada kendisine ya da çevresine zarar veriyor, öfke nöbetleri gün içinde bir kaç kez oluyor ve uzun sürüp, kolay yatışmıyorsa psikiyatriye başvurulması önerilir.
Antalya psikiyatri ve Antalya psikoterapi merkezimiz yetişkin psikiyatrisi, yetişkinlerin psikolojik sorunları yanısıra çocuğun psikolojik ve ruhsal sorunlarında da uzman bir kadroyla yanınızdadır.
Çocuklara doğru örnek olmanın önemini ebeveynler olarak bilmeli, öfke kontrolünde de kendi öfkemizi nasıl kontrol ettiğimizi geleceğin güvencesi yavrularımıza göstermeli, onlara iyi örnek olmalıyız.