Depresyonda Koruyucu Tedavi

En sık karşılan ruhsal bozukluk olan depresyondan atak geçirme oranı hayat boyu % 20’ leri bulur. Depresyon hastalarının üçte birinde hastalık 2 yıldan daha uzun sürer.

Depresyonun tekrarlama olasılığı da yüksektir. İki kez majör depresyon geçirenlerin yeniden hastalanma oranı % 70’ leri, üç kez majör depresif dönem geçirenlerin yeniden hastalanma oranı ise % 95’ leri bulmaktadır.

Yine bir çok psikiyatri çalışmasında depresyon atağını takiben ilk 5 yılda depresyonun tekrarlaması olasılığı % 60-65, 10 yıl içinde % 75, 15 yıl içinde % 85-90 olarak bulunmuştur. Görüldüğü üzere depresyon en sık görülen psikiyatrik rahatsızlık olmasının yanı sıra yüksek tekrarlama oranlarına sahiptir.

Fiziksel ve sosyal işlev kaybına birçok hastalıktan daha fazla sebep olan depresyonun, yukarıdaki özelliklerinden dolayı koruyucu depresyon tedavisine özel önem verilmelidir

Depresyonda koruyucu tedavi şu durumlarda kesinlikle ihmal edilmemelidir.

  • Son 2 yılda iki depresyon dönemi geçirilmiş ise.
  • Depresyon erken yaşlarda başlamış ise.
  • Depresyon 60 yaşından sonra başlamış ise.
  • Depresyon ağır seyretmiş ya da psikotik belirtiler de eşlik etmiş ise.
  • Depresyon dönemi uzun sürmüş ya da iki dönem arası çok kısa ise.
  • Ailede duygu durum bozukluğu var ise.
  • Madde kötüye kullanımı veya anksiyete bozukluğu ile birlikte ise. (Depresyon anksiyete birlikteliğinde hastalığın tekrarlama olasılığı çok yüksektir.)

Koruyucu depresyon tedavisinde şu öne çıkar.

  • Psikoeğitim.
  • Uygun ilaç tedavisi.
  • Hastanın yakın takibi.
  • Psikoterapi.

Depresyonun önlenmesinde hasta ve yakınlarına büyük sorumluluk düşmektedir. Tedaviye uyum, hastalıkla ilgili temel bilgilerin alınması, ilaç etki ve yan etkilerinin bilinmesi, duygu durumun izlenmesi, yinelemenin erken işaretlerinin tanınması ve takibi bu konuda önemli ayrıntılardır.

Riskli vakalarda depresyonun önlenmesi için, koruyucu depresyon tedavisi olarak hastanın iyi yanıt verdiği ilaç, mümkün olduğunca doz azaltımına gidilmeden kullanılır. Dozun erkenden azaltıldığı durumlarda depresyonun tekrarlama riski artmaktadır.

İlaçla birlikte uygulanacak bilişsel-davranışçı terapi, depresyonun alevlenme ve yinelemelerini önleme de oldukça etkilidir. Hamilelik benzeri durumlar nedeniyle ilaç alınamadığında bilişsel-davranışçı terapi depresyon tedavisinde ilk tercih olarak seçilir.

Ergenlerde depresyon tedavisinde de erişkin depresyon tedavisi prensipleri geçerlidir.

Depresyon tedavisinde koruyucu tedavinin süresi hakkında psikiyatristler arasında tam bir fikir birliği yoktur. İlaç kullanım süresi uzadıkça depresyonun nüks oranları düşmektedir.

5 yıl içinde tekrarlamış, dönemler arasında tam bir iyileşme ede edilememiş ise 3 yıllık koruyucu tedavi gerekebilir. Daha ileri vakalarda 5 yıl veya daha uzun koruyucu tedavi uygulanabilir.

İlaç kesmeyi takiben, bir yıl içinde tekrarlama ikiden fazla görüldüyse yaşam boyu koruyucu tedavi gerekebilir. Depresyon tedavisini kesmeyi takip eden ilk 6 ay yineleme riskinin en fazla olduğu dönemdir.

Kişiler arası terapi de depresyon tedavisinde son yıllarda tercih edilen psikoterapi yöntemlerindendir.

Psikiyatri Antalya, Antalya Psikiyatri Merkezi, Psikiyatri Uzmanı Dr.Filiz Uluhan, Muratpaşa, ANTALYA 2015.