Depresyon ve alkol/madde bağımlılığı sık rastlanan psikiyatrik bozukluklardan olup, her iki hastalık birbirine eşlik edebilmekte, birliktelikleri teşhis ve tedavide güçlükler yaratabilmektedir.
Depresyon tedavisinde son yıllarda büyük ilerleme kaydedilmiş olup, özellikle ilaç tedavisinde yeni antidepresanların üretilmesiyle kazanımlarımız çoğalmıştır.
Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi olarak bu yazımızda sosyal fobi tedavisinde psikoterapiyi anlatacağız.
Depresyonla yaşamın her döneminde karşılaşmak mümkündür. Şiddetine göre oldukça yıkıcı sonuçlar doğurabilen, hatta ölüme bile götürebilen psikiyatrik bozukluklardan olan depresyon, gebelik ve doğum sonrası dönemde anne ve gelişmekte olan bebeğe olan etkileri nedeniyle tanı ve tedavide özel öneme sahiptir.
Depresyon tedavisinde psikofarmakolojik ve psikoterapötik yöntemlerle başarı sağlanamadığında Elektro Konvulzif Terapi (EKT), Transkraniyal Manyetik Stimulasyon (TMS), Manyetik Nöbet Terapisi (MNT), Derin Beyin Uyarımı (DBU), Vagus Sinir Uyarımı (VSU) ve kronoterapötik yaklaşımlar (uyku yoksunluğu, ışık tedavileri) gibi somatik tedaviler kullanılmaktadır.
Kompulsif biriktirme hastalığı, biriktiricilik bozukluğu, dispozofobi ya da bir diğer adıyla istifleme bozukluğu, gelecekte bir gün işe yarar düşüncesiyle, sahip olunan şeylerin değerine bakılmaksızın, sağlıksız hatta kullanılmayan tüm eşyaların, ihtiyaç gerekçesiyle elden çıkarılmaması durumudur.